YOLCULUK HAZIRLIKLARI
·
Lapland
eksi 37 derecenin normal karşılandığı bir bölge. Bu nedenle soğuk için gerekli
önlemleri almanız şart.
·
Giysi
ve aksesuarlarınızı isterseniz Lapland’dan da temin edebilirsiniz. En küçük
kasabada bile Türkiye’de bulunması daha zor olan her türlü mont, eldiven,
içlik, bere vs mevcut, hem de her türlü çeşit, model ve markada. Yalnız fiyat
açısından bir şey farketmiyor: Finlandiya pahalı bir ülke, oradaki fiyatlarla
Türkiye’deki fiyatlar neredeyse aynı.
·
Yok
eğer hazırlık alışverişinizi gitmeden önce Türkiye’den yapmak isterseniz,
alışveriş merkezlerindeki outdoor spor malzemesi satan mağazalara ya da
Karaköy’deki bu tür mağazalara gidebilirsiniz. Karaköy’deki mağazalarda
fiyatlar daha makul olabiliyor, hem de estetikten çok fonksiyonellik ön plana
çıktığı için (inanın o soğukta estetik umrunuzda bile olmayacak) ihtiyaçlarınıza
daha uygun malzemeleri burada bulabilirsiniz.
·
İster
Türkiye’den ister Lapland’dan olsun, mutlaka temin etmeniz gerekenler:
o
Ağzınızı
ve burnunuzu kapatan bir maske: sakın sadece bere ile yetinmeye kalkmayın,
ikinci dakikadan sonra dışarıda duramazsınız
o
Termal
içlik: kabullenin, orada lahana misali olacaksınız, kat kat giyinmek
durumundasınız. Termal içlikler olmadan hiçbir mont, pantolon sizi soğuktan
korumaya yetmeyecektir
o
Su
ve soğuk geçirmeyen ve tabanı kaymayan botlar: tercihan ayağınıza 1 ya da 2
numara büyük olsun, içine 2 kat çorap giymenizde fayda var, ayaklar üşümediği
müddetçe, vücut o soğukta zorlanmıyor
o
Rüzgar
ve su geçirmeyen mont: bel seviyesinde olanları tercih etmeyin, tercihan biraz
daha uzun modeller bel bölgesinden gelebilecek soğuğu engelleyecektir ve biraz
da bol olsun, içine 2 kat polar ya da kazak giymeniz gerekebilecektir
o
Rüzgar
ve su geçirmeyen pantolon, birkaç adet polar ve kar eldivenleri (deri ya da yün
eldiven yetmeyecektir, mutlaka kar eldiveni olmalı) de mutlaka bavulunuzda
olsun
o
El
ve ayak ısıtıcısı: paket olarak satılan
ve paketinden çıkartıldığında hava ile temas edince ısınan, 8-10 saat boyunca
da ısı vermeye devam eden ısıtıcıları çok tavsiye ediyorum. Birçok marka var
ama en kolay ve uzun kullanımı olan Heatmax markalı olanlar. Karaköy’deki
mağazalarda bulabilir ya da www.amazon.com üzerinden sipariş verebilirsiniz. Özellikle
fotoğraf meraklılarının bu ısıtıcılardan edinmesinde büyük fayda var, iç
mekanlarla dış mekanlar arasındaki ısı farkından makinanızı korumak için,
fotoğraf makinası çantanızın içine koyacağınız bir ısıtıcı, çok ekstrem
koşullarla karşılaşmadığınız müddetçe sorunsuz çekim yapmanızı sağlayacaktır
o Gözlük: sizi bembeyaz bir dünya bekliyor, sakın
ha gözlüklerinizi evde unutmayın… Süslü gözlükler
yerine, mümkünse kayak gözlüğü daha çok
işinize yarayacaktır
ha gözlüklerinizi evde unutmayın… Süslü gözlükler
yerine, mümkünse kayak gözlüğü daha çok
işinize yarayacaktır
o
El
kremi: elleriniz soğuktan çatlayabilir, sırt çantanızdaki
bir el kremi çok makbule geçecektir
bir el kremi çok makbule geçecektir
o
Bir
de hanımlar için boşuna yanınıza almayın
dediklerim: makyaj malzemeleri… ikinci
dakikada rimeliniz buz tutacak, gözleriniz birbirine yapışacak,
göz kaleminiz Batman’in Joker’i misali
yanaklarınıza akacak… kısacası yanınızda boşuna
taşımayın makyaj çantanızı…
KEMI SNOW
CASTLE
Bir
liman kenti olan Kemi’deki buz otelde (kar şatosu diye adlandırılıyor) bir gece
(ama sadece bir gece) mutlaka konaklamalı ve bu deneyimi yaşamalısınız
Bu
otel her sene Ocak ayında buz ve kardan inşa ediliyor ve Mart sonunda da eriyor!
Her yıl başka bir temaya göre hazırlanıyor: 2011’de çizgi film karakterleri,
2012’de olimpiyatlara ithafen spor dalları tema olarak seçilmiş, 2013’te ise
fantezi temalı olarak hazırlanmış.
İçinde sadece odalar yok, ayrıca bir şapel (şanslıysanız o gün bir düğüne denk gelebilirsiniz), bir bar ve restoran da yer alıyor
Tabii
odalarda tuvalet, dolap, duş gibi imkanlar yok. Bavulunuzu otelin buzdan
olmayan tek bölümündeki dolaplarda bırakmanız gerekiyor. Gece boyunca tuvalet
ihtiyacınız olmaması için gerekli önlemleri almanızda fayda var çünkü iki kat
uyku tulumunun içinden çıkıp, o soğukta dışarıdaki tuvalete gitmek ve geri
gelmek neredeyse imkansız, uyku tulumuna 2 kere girip çıkmaya çalışınca gece
biter! Sabah duş almak isteyenler için ise, kahvaltı sonrasında otelin
şehirdeki ayrı bir binasına servis sağlanıyor.
SAMPO
BUZKIRAN GEMİSİ
·
Kemi
Limanı’ndan kalkarak her gün tur yapan Sampo Buzkıran Gemisi’yle Baltık
Denizi’nde bir gezintiyi başka ne zaman yapabilirsiniz ki? Buz tutmuş denizde
buzları kırarak ilerleyen bu gemiyle yapacağınız yaklaşık yarım günlük turun en
heyecanlı bölümü, buz tutmuş açık denizde buzun üzerinde yürümek ve su geçirmez
“immersion suit” adı verilen kıyafetlerle buzlar arasında yüzmek… Yalnız
güvertede yürürken dikkatli olun: güverte yüzeyi buz nedeniyle çok kaygan
olabiliyor
HUSKY
SAFARİ
· 6
ila 8 köpeğin çektiği kızaklarda yaklaşık yarım saat süren bu safarilerde ister
kızağı siz kullanabilir, isterseniz de kızakta oturan kişi olabilirsiniz.
Kızağı kullanan kişinin kan ter içinde kaldığı bu yolculukta, kızakta oturan
kişi ise, üzerindeki ekstra tuluma ve kat kat battaniyeye rağmen soğuktan fena
halde nasibini alıyor.
REN GEYİĞİ SAFARİSİ
·
Lapland
bölgesinin adeta bir sembolü olan Ren geyikleriyle yapılan safarilerde maalesef
kızağı siz kullanamıyorsunuz: bu geyikler yabani olduğu için, yerli halkın
deneyimli elleri gerekiyor.
·
Ren
geyiği postlarıyla üstünüzü kapatıp yavaş yavaş yapılan bu kızak gezisi
özellikle çocuk ve gençlerin bayıldığı bir deneyim sağlıyor
KAR MOTOSİKLETİ SAFARİSİ
Ren
geyikleri ve Husky’lerle karşılaştırıldığında kar motosikleti ile yapılan gezi
kulağa çok etkileyici gelmiyor olsa da, 30 kilometre boyunca siz ve ağaçların
arasında dolaşan geyikler dışında başka hiçbir canlının görünmediği, uçsuz
bucaksız karla kaplı doğada seyir halinde olmak insana özgürlük hissini sonuna
kadar yaşatıyor
NOEL BABA KASABASI
·
Tamamen
ticari bir kasaba olsa da Noel Baba Kasabası mutlaka uğramanız gereken bir yer
·
Çocukların
kendinden geçtiği, büyüklerin de çocuklaştığı bu renkli mekanda Kutup
Dönencesi’nde durma deneyimini yaşayabilir, yılbaşı ve Noel Baba’yla ilgili her
türlü süs eşyası ve malzeme satın alabilir, hayalinizdeki Noel Baba’yı kanlı ve
canlı bir şekilde vücuda getirmiş olan Noel Baba’yla, tanesi 25.- Euro olsa da
fotoğraf çektirebilir, Noel Baba postanesinden bir sonraki yılbaşının yeni yıl
kartlarını gönderebilir, Lapon çadırlarında ateş başında kahve içebilir, doğa
sporlarına meraklıysanız, doğada vazgeçilmez araçlardan olan bıçakların en
kalitelerini makul fiyata burada bulabilirsiniz
CAM
IGLODA KONAKLAMA
· Saariselka kasabasındaki Kakslauttonen Oteli’nde cam iglolarda
konaklarsanız, şansınız varsa belki aurora
borealis adı verilen kuzey ışıklarını görebilirsiniz. Sadece yatak ve küçük bir
banyodan oluşan, yuvarlak ve camdan yapılma bu iglolarda geçireceğiniz bir
geceyi kolay kolay unutmanız mümkün değil. Şansınıza bulut yoksa, hem pırıl
pırıl yıldızları, hem de o gece uygun koşullar varsa kuzey ışıklarını tüm gece
yattığınız yerden seyredebilir, sessizliğin ve doğanın tadını doya doya
çıkarabilirsiniz
KULÜBEDE
KONAKLAMA
Luosto
kasabasındaki Scandic Hotel’in içinde şöminesi, kendi saunası ve küçük mutfağı
olan romantik kulübelerinden birinde mutlaka ama mutlaka kalın
Bembeyaz
karların altında, özellikle gece sarı sokak lambalarının yansımaları arasında
adeta bir masal dünyasında hissedeceksiniz kendinizi
NE YENİR,
NE İÇİLİR?
·
Toprağın
aylarca kar altında kalıp yüzünü göstermediği bu bölgede, salata ve meyveye
biraz hasret kalacaksınız. Sebze namına ise, patates, havuç gibi kök bitkiler
mutfağın ayrılmaz bir parçası
· Lapland denince geyiği eti ve somon balığının akla hemen geliyor olması hiç de tesadüfi değil: buradaki somon balığını, hele bizim mangal keyfimiz gibi açık havada pişirildikten sonra yediğinizde, bugüne kadar yediğiniz diğer somonların aslında somon olmadığını bile düşünebilirsiniz. Ren geyiği eti ise, üzerine dökülen tatlı yöresel böğürtlen sosu ile oldukça lezzetli
·
Isınmak
için dünyadaki her mutfakta çorbanın yeri var: burada da mantar çorbası, somon
çorbası, geyik eti çorbası ve balkabağı çorbası mutlaka tatmanız gereken
lezzetler arasında
(Bu yazının Hürriyet Seyahat'te yayınlanan versiyonuna http://www.hurriyet.com.tr/seyahat/22355387.asp linkinden ulaşabilirsiniz)
Rüya gibi bir yazı, çok güzel..
YanıtlaSilBu kadar gezen birinin gorduklerini kendine saklamasi olmazdi:) Elinize saglik.
YanıtlaSilTuba'cim super bir is cikarmissin bu blogla. Ne zaman gelecek diye dusunuyordum bir suredir. En sonunda bizimle paylastigin icin tesekkurler.
YanıtlaSilgüzel bir yazı
YanıtlaSilÇok çok çok keyifle okudum yazınızı ...
YanıtlaSilÇok şanslısınız ki , farklı farklı yerler görebiliyor , bu harika etkinlikleri deneyimleyebiliyorsunuz. Bu beyazlar ülkesi kesinlikle görmek istediğim yerler arasında yerini aldı. Bloğunuzu takipteyim. Benim kişisel bloğuma da beklerim. Sevgilerimle...
www.grilady.blogspot.com.tr
çok teşekkürler :-) Ben de sizin bloğunuza bir baktım hemen, ilk fırsatta içinde detaylı bir şekilde dolaşacağım :-)
SilTeşekkür ederim , sevgiler...
YanıtlaSil